Türkçe'de family
s. aileye ait, aile, ailevi
Örnek cümleler
How much do the zoo tickets coast for a family for three?
Üç kişilik bir aile için hayvanat bahçesi biletleri ne kadara mal oluyor?
She doesn’t visit her family in October.
Ailesini Ekim’de ziyaret etmez.
Patience with family is love; patience with others is respect; patience with self is confidence; and patience with God is faith!
Aileye karşı sabra sevgi, diğerlerine karşı sabra saygı, kedimize karşı sabrımıza özgüven ve Allah’tan gelene sabır etmeye ise iman denir!
There will be a family meeting in September.
Eylül’de bir aile toplantısı olacak.
You must love family life or never get married.
Aile hayatını sevmek zorundasın ya da hiç evlenmemelisin.
The lady came from a good family.
Hanımefendi iyi bir aileden geliyordu.
The whole family was sick in bed.
Bütün aile yatakta hastadır.
Practically every family has a TV.
Neredeyse her ailede televizyon var.
He took a photograph of the family.
Ailenin bir fotoğrafını çekti.
She knows nothing about your family.
Aileniz hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Eş anlamlılar
2. relations: clan, kith, folk, house, kindred, lineage, race
3. class: order, genus, species, subdivision
4. offspring: progeny, antecedents, descent, ancestry
